Türkiye’nin ihtiyacı; Konsept Oteller

Denizi gören çimentoyu bastı, geride birbirine benzer beton yığınları kaldı. Ortada koca bir havuz. Saat sabahın 10’u, delikanlı elde mikrofon 5 dilden yırtınıyor. Haydi hyooop eller havaya. Şimdi havuzda kürek savaşı…

Mutfakta ki savaş ayrı. Bütçeyi tutturmak gerek. Rakı, Bira Votka, Kola merdiven altı. Dünün salatası oldu bugünün çorbası. Artan etler tavukla karışıp oldu kıyma. Haydi buyrun açık büfeye.

Neden? Çünkü 1000 Antalya otelinin 990’ı acımasız bir rekabetin içerisinde. 3 yıldız şehir oteli bile “Herşey Dahil” konseptinde çalışıyor. Esnaf kan ağlıyor.

 Çare; KONSEPT OTELLER

Biz buna “tematik oteller” de diyebiliriz. Yani özgün, deniz-kum-güneş’in ötesinde, hatıra bırakacak bir tema’ya sahip oteller.

Dünyada örnekleri var; Buz, Kale, Saray, Tren, Deniz üstü Bungalov, Akvaryum (denizin altında), Uzay, Çöl, Mağara, Kilise, Deniz feneri, TIR, Otobüs, Single (Bekar), 18-25 yaş, 65 yaş üstü oteller v.s.

Bu tür otellerin fiyatlarına gelince; Her birinin oda fiyatı en lüks 5 yıldızlı otel fiyatlarından daha fazladır. İşin içine bir de lüks katarsanız gecesi 10.000 euro’ya varan oda da satarsanız. Örnek mi? Maldivler “Valea Private Island”, Courchevel’de “Cheval Blanc”, Sardunya “Forte Village”. Çünkü rakibi bulunmayan nevi şahsına münhasır, Unique otellerdir bu oteller.

Bunların bir kısmı Türkiye’de mevcut. Antalya’da Ağaç Ev, Kapadokya’da Peri Bacası otelleri güzel örnekler. Peki, yukarıdaki örneklerin dışında Türkiye’ye özgü ne gibi tematik oteller yapılabilir?;

Ör;

– Geleneksel eski Türk Otağ‘larından oluşan bir otel. İçinde atları da olsun.

– Geleneksel Osmanlı kasabası.

– Sadece Taş, Ahşap ve Cam kullanılan Anadolu köy evleri.

– Agriculture Turizm evleri (otel); Yani gerçek bir köy içerisinde inek sağıp, tavuktan yumurta toplayabildiği, tarhana ve reçel yapıp, ununu el değirmeninde öğütebildiği bir Türk köyü.

– Osmanlı Sarayı; Ancak otelde ki yaşam biçimi de ona uygun olmalı.  (Harem hariç 🙂  Yemesi, içmesi, eğlencesi de Osmanlı olsun. Çalışanlarının kıyafetleri de.

– Dağ’ın içine mağaralar, mağara içine odalar.

Saygılarımla

Cem Polatoğlu